Enesimle ilk kırk gün...

Ne kadar zormuş doğum sonrası dönem, gerçi sağ olsunlar yakınlarımız arkadaşlarımız hiç yalnız bırakmadılar.
Ameliyat sonrası ağrılar, sancılar, titreme nöbetleri, bir de katlı ev, gerçi ben uzun bir süre kalkmadım yerimden, bir hafta:) sanırım ağrı kesicilerden olacak kendimi ne zaman iyi hissetsem yataktan kaçtım demek daha doğru olacak :) Doktorumun reçetesi çok sağlamdı sanırım, hemen ayağa kalktım, ama sanırım kalkmamam gerekiyormuş, her gelen kızım yat bak nazar olacaksın dedi dedi gitti, ertesinde ben o iyi halleri arar oldum... Sağ ayağıma basamaz duruma geldim meğer epidural anestezinin yan etkilerinden birisiymiş. Benzer sorun yaşayan arkadaşlardan dinlediğim kadarı ile..
Enesimi hemen yanıma adlım yatağımın üzerinde uzanabileceğim uzaklıkta bir anakucağına yatırdım sırtına bir destekle yan yatmasını sağladım her
seferinde. Uykum çok hafif olduğundan, o daha uyanmadan ağzının şapırtısına uyanıp onun ihtiyaçlarını gidermeye çalıştım. Ama alt değiştirme işini kırk gün hiiiç ilişemedim :) eğilemiyordum ki!

Enesimle ilk hafta fotoğraflarımız:

heyt varmı bana yan bakan:))










Uyusunda büyüsünn enesimmm.. tıpış tıpış yürüsünn enesim..


Babası altını değiştiriken...










Göbeği düşene kadar her gün bebek yağı banyosu yaptı:) gerçi 9 günlük olduğunda göbeği düşmüştü:)


Babasının kucağında kaybolduğu zamanlar:) 2.800 gramdı:)


poza bak hele:) çirkin böcek:)


Çok rahat herhalde..


"Uyku" modu ve ardından kameranın sesiyle "beni neden rahatsız ettiniz" modu:)

Minişle tanışma ve hatta kaynaşma..


Heyecanla beklenilen zamanlardan sonra, korkuyla hastaneye gidip ağzımız kulaklarımızda seni görmenin heyecanıyla geri döndüğümüz gün:)...






Doğmadan önce ilk fotoğrafını öyle merakla istemiştik ki, acaba kime benziyordun? En çok ta bana,.. yaşasın :)

Minnacık bir burun, o yumruk yumruk kollar eller hiç mi durmaz yerinde..:D

Bir an önce doğman ve seni sıkıştırabilmek için canımız ata ata beklediğimiz 3 ay :) hiç bir şey için bu kadar sabırla beklediğimi hatırlamıyorum zira çok sabırsızımdır :)





3 ay geçti gitti. ve doğum anı,... sonrasında seni ilk gördüğüm saniyeler... Ve ilk fotoğrafların...

Ben ameliyattan çıkana kadar sen giyinmiş, süslenmiş püslenmiş beni bekliyordun:) En sevdiğim fotoğrafın da bu.. öyle tatlı çıkmışsın ki.. Ama uzunca bir süre seni mini E.T.im diye sevdi
m.. :)
Sonraki iki fotoğrafında Enesim, bir haftalıksın, ve sürekli uyumak istiyordun..

En güzel An!


İlk bebeğimi kaybetmenin ardından yaşadığım kötü psikoloji, zamanla yerini hoş ve güzel anılara dönüştürecek yeni bir bebeğimin olacağı haberini duymam ile değişti. Bir bebeğim olacaktı.

Heyecanlı ve korkuyla karışık bir halde geçecek olan 8 aya odaklandım. Neler yaşayacaktım. Neler duyacak ve bebeğim nasıl bir şey olacaktı?
Sevimli mi, çirkin bi böcek mi olacaktı? Şımarık mı uslu mu? Bir sürü soru vardı kafamda, ama en önemlisi sağlıklı olmasıydı...
Her gece yatarken ve her sabah kalktığımda dua ettiğimi hatırlıyorum:) Sağlıklı olması için...
Bu karmaşık duygu seli arasında ik üç ayımı daha bebeğim olacağı duygusuna alışamadan geçirdim.
Doktorum sıkı kontrol altında tutuyordu beni bu da beni ürkütmüyor değildi. Tahliller, sonuçlar, korkular, sevinçler, sancılar, uykusuz geceler, umutlar, sevinçler....
2 tahlil, 3 lü tahlil ama çok şükür bir sorun çıkmadı, ve bebişimi kucağıma almak için her geçen gün daha da sabırsızlanmaya başlamak içten bile değildi..
6 ay sonra artık pantolonlar iyice sıkmaya ve artık içlerine girememeye başladım :) Ama sancım olsa da her gün dışarıda gezmelerde, temiz hava, yürüyüş,... 23 nisan dönemi geldiği için Kostüm atölyemizin işleri yoğunluğu dolayısı ile desen çizim bölümünde yardıma ihtiyaçları olduğunu gördüm, bebeğim 7 aylıktı o sırada, atölyede kostümler üzerine desen çizmekle 1 ay gibi bir süre yorucu da olsa kafamı dağıtmak ve farklı zaman geçirmek için atölyede çizim yaptık bebişimle :) sanırım ressam olacak benim minik oğlum diye düşünürken (bu arada cinsiyeti erkekti) tabi bunu bu zamana kadar neden yazmadığım da merak konusu. Sabah 9 - 10 gibi çizime başlayıp gece 12-1 gibi evde olduğumuz bir dönemdi:) gerçi sağolsunlar Sevgili ablalarım, Atölye ortaklarımız, çok düşünceli ve anlayışlılardı, bana özel oda, masa, ayağımı uzatacağım bir tabure, önümden meyve, süt, yorulduğumda uzanabileceğim bir yatak,... Konforum süperdi :)... Hatta Atölyede herkes sigara içtiği halde, ki o zaman yasak yoktu.. Benim bulunduğum odada hiç kimse sigara bile içmedi ki tam ara bölmede olan odadan sigara içmeden geçmek içen birisi için oldukça zor:).. Fesler yapıldı, Romen, aşuk maşuk, Fethiye, Çiftetelli, Zeybek, ...... bir çok farklı yöre ve kostümleri.. Raflardaki top top kumaşlardan işlenmiş 1. kalite kostümlere dönüştüler, ee profesyonel kadro diye buna denir herhalde :) Gece gündüz çalışan süper kadro ile tüm işlerimizi istenilen zamanda teslim ettik.
Son ay gerçekten çok zor geçti atık minik bebeğim çok hareketli bir bebiş olduğu için yerinde durmuyor bana zor anlar yaşatıyordu... Olsun onun için değerdi!..
Ve doktorum sonunda günü verdi, 18 Haziran...
İple çekilen günlerr,... sattler,.. dakikalar,... ve saniyeler...

Ameliyathaneye girişimin ardından, sedyede anestezi uzmanım ile Epidural Anestezi yapılması kararını verdik. Herhangi bir sorun olmayacağı konusunda doktorum ile hemfikir olduklarında ameliyat başladı. Tam 2 dk sonra Enesimin sesini duydum.. Yanımda küçük bir alanda onu siliyorlardı, Altın sarısı saçları, pespembe dudakları ile öyle güzeldi ki.. Gözyaşlarımı tutamadım.... Minişim benim bir parçamdı ve tanrım öyle güzeldi ki...